Işıl’ı kaybeden babanın yardım feryadı!

İstanbul’da olay, 18 Mayıs’ta, Pendik sahil yolunda meydana geldi. Habertürk muhabiri Mustafa Şekeroğlu’nun özel haberine göre, Çamçeşme Alparslan Anadolu Lisesi öğrencisi Işıl Öykü Dinç yolun karşısına geçerken, hızla gelen bir araç çarptı.

HAYATINI KAYBETTİ

Çevredekiler tarafından hemen olay polise ve sağlık ekiplerine bildirildi. Aracın çarpmasıyla ağır yaralanan genç kız hayatını kaybetti. Olayın ardından başlatılan soruşturmada, Işıl Öykü Dinç’e çarpan araç sürücüsü gözaltına alındı.

TOPRAĞA VERİLDİ

Genç kız gözyaşları içinde Pendik Yeni Şeyhli Mezarlığı’nda toprağa verildi. Gözaltın alınan araç sürücüsü ise tutuklanarak cezaevine gönderildi.

ARAÇ SÜRÜCÜSÜ SERBEST KALDI

Kızını kaybeden baba Yunus Dinç, sosyal medya üzerinden kazayla ilgili açıklamada bulundu. Kendisi ve ailesini şaşırtan bir bilgi duyduğunu belirten acılı baba, kızına çarpan sürücünün ‘Devlet memuru’ olduğunu ve tutuklandıktan 48 saat sonra serbest kaldığını iddia etti.

Baba Yunus Dinç’in açıklaması şöyle: “Herkese merhaba… Bildiğiniz üzere 18 Mayıs pazar günü prensesim, kızım Işıl’ımı kaybettim. Olay; Pendik sahil yolunda, Işıl karşıdan karşıya geçmek istediği anda meydana geldi maalesef. Ertesi gün Işıl’ımı amcasının yanına sakladık ve aynı gün Işıl’a çarpan aracın şoförü olduğu iddia edilen şahsın tutuklandığı bilgisi paylaşıldı bizlerle, ki hafta boyunca avukatlarımız dosyaya, dosyanın içeriğine ulaşmaya çalıştıkça bu taleplerimiz; soruşturmanın devam ettiği, dosyanın herhangi bir mahkemeye gönderilmediği söylenerek geri çevrildi.

“İKİ DARBE DAHA ALDIK”

Bize böyle söylenmesine rağmen 30 Mayıs Cuma günü bana ve eşime duruşma tebligatı ulaştı. Bu tebligatla iki darbe daha aldık. Birincisi; tutuklanan ve şoför olduğu iddia edilen şahsın “devlet memuru” olduğu gerekçesiyle tutuklandıktan sadece 48 saat sonra salıverildiğini öğrendik. İkincisi ise; duruşma 23 Eylül’e verilmiş yani Işıl’ımın doğum gününe.

Bugüne kadar avukatlarımızın yaptığı itirazlar yok sayılmaya devam edildi, ediliyor. Dosyaya girmiş herhangi bir mobese görüntüsü, bilirkişi raporu olmaksızın şoför olduğu iddia edilen ve tutuklanan şahsın sadece 48 saat sonra salıverilmesi kararı bir hukuk garabetidir. Dosyanın akibetini değiştirebilecek mobese görüntüleri halen daha dosyaya girmemiştir.

Geçtiğimiz bu 24 gün içerisinde acımızı bile yaşamamıza müsaade etmeyip bizleri bu tür olayların içerisinde koşturdukları için, bizlere başka çare bırakmadıkları için sosyal medya aracılığıyla sesimizi duyurmaya çalışacağız. Hafta sonu itibariyle başlayacağımız sosyal medya çağrılarımız esnasında siz dostlarımızdan yardım ve destek rica ediyoruz.”

VEKİLDEN SORU ÖNERGESİ

İzmir CHP Milletvekili Av. Sevda Erdan Kılıç, bugün kazayla ilgili TBMM’ye bir yazı yazarak Adalet Bakanı Yılmaz Tunç tarafından bazı soruların yanıtlanması talebinde bulundu.

Milletvekili Kılınç, “Kazanın ardından olayla ilgili soruşturma başlatılmış, ancak yaşanan hukuki eksiklikler ve şüphelinin serbest bırakılması sürecinde adaletin sağlanıp sağlanmadığı konusunda büyük bir belirsizlik ortaya çıkmıştır. Özellikle, şüpheli kişinin yalnızca 48 saat tutuklu kalıp serbest bırakılması, Mobese görüntülerinin dosyaya eklenmemesi ve mağdur ailenin avukatlarının engellenmesi, sürecin şeffaf ve adil bir şekilde ilerlemediği izlenimi yaratmaktadır.

Bakanlık tarafından bu mağduriyetin giderilmesi, hukuki süreçlerin şeffaf ve adil bir şekilde işlemesi ve toplumun adaletin sağlanacağına olan güveninin yeniden tesis edilmesi büyük önem arz etmektedir.

Bu bağlamda; Pendik sahil yolundaki kazada hayatını kaybeden Işıl Öykü Dinç’in ölümüne sebep olan şüpheli kişi, sadece 48 saat tutuklu kaldıktan sonra serbest bırakılmıştır. Şüphelinin serbest bırakılmasına neden olan gerekçeler nelerdir? Bu konuda yapılan hukuki değerlendirmede herhangi bir eksiklik veya usulsüzlük bulunmuş mudur?

Olayla ilgili olarak, şüpheli kişi “devlet memuru” olduğu gerekçesiyle özel bir muameleye mi tabi tutulmuştur? Bakanlık, devlet memuru olan bir kişinin adalet önünde ayrıcalıklı bir muamele görmesinin, adaletin sağlanması ve toplum vicdanının rahatlatılması açısından doğru olup olmadığını nasıl değerlendiriyor?

Kazayla ilgili soruşturma sürecinde, Mobese görüntülerinin dosyaya eklenmemesinin sebebi nedir? Adaletin sağlanabilmesi için bu görüntülerin dosyaya eklenmesi gerektiği hususunda herhangi bir çalışma yapılacak mıdır?

Ailenin avukatlarının dosyaya erişim konusunda yaşadıkları engellemeler ile ilgili olarak Adalet Bakanlığı herhangi bir inceleme yapmayı düşünüyor mu? Avukatların dosya içeriğine ulaşamaması, hukuk devletinin temel ilkeleriyle uyumlu mudur?

Bakanlık, toplumsal güvenin yeniden sağlanması ve benzer olayların önüne geçilmesi adına adli süreçlerin şeffaf bir şekilde işlemesini temin etmek için düzenleme yapmayı düşünmekte midir?”

Haber Kaynak : HABERTURK.COM

“Yayınlanan tüm haber ve diğer içerikler ile ilgili olarak yasal bildirimlerinizi bize iletişim sayfası üzerinden iletiniz. En kısa süre içerisinde bildirimlerinize geri dönüş sağlanılacaktır.”